13.08.2008

Bir Anne Mutluluğu...

Geçen haftaydı.


Uzun zamandır görüşmediğim arkadaşımdı telefonumu titreten. Efendimle başladı sohbet. Güzeldi aylar sonra sesini duymak. Uzun zamandır pekte görüşemiyorduk. Evlendikten sonra eskisi gibi rahat olamıyor bayanlar. Arada arar sohbet ederdik .



Bir önceki görüşmemizde kendisi hamileydi. Uzun bir süre görüşemedik. Geçen hafta aradığında doğum yaptığını söyledi bana. Çok sevindim Kutladım kendisini. Bir kız çocuğu dünyaya getirmişti.




Fakat sonraki anlattıkları beni çok üzdü. Duyduklarım karşısında adeta donup kaldım şaşkınlığımdan konuşamadım.




Doğumu beklemediği bir anda(henüz 7 aylıkken) erken doğumla gerçekleştirmiş.



Gecenin geç saatlerinde sancıları tutuyor ve hiç aldırmadan evde o acıları çekmeye devam ediyor.Eşi işten geldiğinde kendisini iyi görmediği için neyin var dediğinde hiç biraz ağrım var deyip geçiştiriyor.


Sancılari fazla kaale almayıp acı çekmeye razı oluyor ama dayanılacak gibide değil. Sanıyorki normal karın ağrısı.



Biraz kadın milleti bu konularda fazla canının kıymetini bilmeyip acıya katlanmayı severler.(Uyuyan eşini bile uyandırmıyor)



Sabaha karşı 04.00 sıralarında artık sancı dayanılmaz hale geldiği için dayanamayıp eşini kaldırıyor. Sancısının çok fazla olduğunu söylüyor ve doktora gitmek istiyor. Eşi hemen apar topar arabaya bindirip acile götürüyor. Doktor ilk kontrolünü yapar yapmaz erken doğum olduğunu söylüyorlar ve hemen doğumhanede doğumu gerçekleştiriyor.



Erken doğum olduğu için bebeği doğal olarak küveze götürüyorlar. Anne ertesi gün taburcu oluyor. Bebek yoğun bakımda küvezde 24 saat doktorlar tarafından gözetim altına tutuluyor. Anne hergün hastaneye gidip bebeğine süt bırakıyor. Doktorlara yavrusunu görmek istediğini söylüyor ama ne fayda göstermiyorlar. Doktorlara bebeğim hakkında birşeyler söyleyin ama diyor ama Doktorlardan alabildiği tek cevap yaşarda diyemeyiz ölürde diyemeyiz.



Anne hergün doktorlardan güzel bir söz duyabilmek icin hastanenin yolunu tutuyor. Hem bebeğine günlük taze süt bırakıyor hemde doktorlardan bebeği hakkında güzel bir söz duyama heveyisle heycanlanıyor ama nafile, hergün aynı cevap.



Hiçbir değişen kelime yok.Bunları bana anlatırken o annenin sesindeki titreklik içimi öyle bir dağlıyorki. Hele hiç unutamayacağım şu sözü. Erkan bir kızım oldu ama buna inanamıyorum. Hiç doğum yapmamış gibiyim. Gidiyorum hastaneye çok uzaktan camların arasından sadece bir küvez var ama hiç bebeğimi göremiyorum. Bir çocuğum olduğunu bile hissedemiyorum.




Sözde bir çocuğum oldu ama yüzünü bile göremedim ona dokunamadım bile Erkan deyişleri kahretti beni. Bu durumda ne denir bir anneye bilemiyorum ki. Telefonda sadece onu dinliyorum. Cevapda veremiyorum.Tek söyleyebildiğim ALLAH inşallah yavrunu sana bağışlar.


Bu konuşmalardan sonra çok kötü hissettim kendimi ve bir şekilde telefonu kapattım. Aradan bir hafta geçmişti tam ve bugün yine aradı. Sesini ilk duydum neşeli ve heycanlı geliyordu. İlk sorum bebek nasıl haber varmı idi. Bu sorum karşısında içindeki heycanı mutluluğu bana öylesine hissettirdi ki içimde mutluluk fırtınaları koptu.



Telefonda konuştuklarımız aynen şöyle; Erkan bugün hastaneye gittim. Beni bebeğin küvezine götürdüler. Hep çok zayıp olduğunu söylüyordu doktorlar ama bugün gördüğümüzde kilo almış. Sağlığı günden güne dahada iyiyye gidiyormuş. Beslenmeye bile başlamış.



Bıraktığım sütleri artık ağzından hortumla emerek besleniyormuş.


İlk defa bugün ona dokundum Erkan.O anı anlatışı beni mahvedip duygulandırdı. Ona dokunduğum anda çocuğum olduğunu hissettim. Ellerine parmağımla dokundukca içim eridi yüzüne dokundukca gözlerimden yaşlar boşaldı diyor anne.Onu koklamayı öyle çok istedim ki ama şu an oda imkansız.



Çok kısa bir süre sonra çıkacak Erkan.Doktorlar az kaldı diyorlar.Öyle heycanlıyım ki anlatamam sana. Anne olduğumu ilk defa bugün hisedebildim. İnanılmaz bir duygu. O dokunuşlarım hala gitmiyor içimden uyuyamıyorum çok güzel çok tatlı ya Erkan. Bunları söyledikce bana, içim eriyor dözlerim daha çok doluyordu. Bunları anlatan bir anne.



Yavrusuna ilk dokunuşu. Günler geçmiş canından can olmuş ama göremiyor dokunamıyor. Hangi anne dayanabilirki buna?


Eşinin mutluluğunuda anlatmadan geçemedi. Elimi dokundukca yavruma eşimde yavaş canını acıtırsın dikkat et diyerek canını sakınıyor. Çok büyük bir mutlulukmuş Erkan çocuk sahibi olmak. Allah sanada hayırlısıyla sağlıklı bir evlat nasip etsin diyor Bende Amin diyerek sözlerimizi bitirip telefonu kapatıyoruz.



Annelik ya. Anne bu, yavrusuyla ilk kucaklaştığı an. Bu yaşananlara hangi anne dayanabilirki? Annelerimizin kıymetini daha iyi bilelim onları üzmeyelim onları kırmayalım.



Canım Annem...


Reklam: Peyzajdaki yeni yönlendiriciniz. http://www.modernpeyzaj.com/ Hemen tıkla Hayatını yeşillendir. http://www.modernpeyzaj.com/

1 yorum:

ULD dedi ki...

Sen bu işi ilerlettin be kardeş. Çok iyi olmuş, şiirimsi bir tat.